Barı$ Akarsunun 09-Mart-2005 Tarihinde verdiği bir röportaj..
Barış Akarsu, gözleri sürmeli, Akademi Türkiye Yarışması’nın birincisi olarak hayatımıza giren ve de Cem Karaca’nın “Islak Islak”ını çok güzel söyleyen genç rockçılarımızdan…
Bu senenin ilk günlerinde Seyhan Müzik etiketli ‘Islak Islak’ isimli albümüyle müzik dünyasındaki yerini aldı Barış Akarsu.
Barış’a albümünün ne anlattığını sorduğumuzda ‘günlük hayatta ne yaşıyor ve nelerle karşılaşıyorsak onları anlatmaya ve yaşananlara dikkat çekmeye çalıştık’ diyor. Her sanat dalında olduğu gibi müzikle uğraşmanın da verdiği yükümlülükler olduğuna ve boş laflarla, kalitesiz işlerle insanların karşısına çıkmanın müziğe saygısızlık olduğuna inanan Barış, her şarkıyı titizlikle seçtiklerini ve hayatı yansıtmayan her şeyden uzak durduklarını belirtiyor.
Barış Akarsu hayranları bu röportajla O’nu biraz daha tanıyacaksınız.
Müzikle bağın nasıl oluştu?
Müzik dinlemeyi zaten çok seviyordum. Ben dedim ki artık dinlemek istemiyorum, müziğin bizzat içinde olmalıyım. Böylece gitar çalmaya başladım. 10 senelik mazim var. 16 yaşından beri gitar çalıp şarkı söylüyorum.
Nerde yaşıyordun, İstanbul’a gelmeye ne zaman karar verdin?
Ben Amasra’da yaşıyordum. Amasra’da yaşarken liseyi bitirdikten sonra Ankara’ya sonra Ereğli’ye sonra Antalya’ya ve sonra tekrar Ereğli’ye giderek orda müzik hayatıma bir 5 sene devam ettim. Sonra bu dönemde Akademi Türkiye çıktı karşıma ve Akademi Türkiye’ye katıldım.
Akademi Türkiye sana neler kattı?
Akademi Türkiye bana çok şey kattı. Bilmediğim bir çok şeyi öğrenmiş oldum. Mesela sesimi nasıl kullanacağımı… Yaşama dair bir çok şey anlattı. Pratiğim vardı ama teoride fazla bir altyapım yoktu. Nota, solfej, armoni bilgisi, şan dersi. En önemlisi zaten benim için şan dersi oldu. İletişim dersi, tiyatro dersi çok yararlı oldu benim için. 3.5 ay içerisinde çok değerli hocalardan eğitim aldık.
Kendini şanslı buluyor muydun bu yarışmada? Ayrıca bu tip yarışmalara nasıl bakıyorsun?
Akademi Türkiye seviyesinde olacak yarışmaların çok yararlı olduğunu düşünüyorum. Eğitim de verecek aynı zamanda. Ama diğer yarışmalar benim kalemim değil. Yarışma öncesi bu yarışmaya girmeden önce bu yarışmaları seyretmiyordum.
Bu yarışmaya katılmadan önce müzikle ilgili bir eğitim almayı düşündün mü?
Almayı düşündüm özellikle şan dersi almayı çok istedim hatta teşebbüsüm bile oldu. Ama bir türlü olmadı çünkü haftanın yedi günü müzik yapıyordum ve çok yoruluyordum. Tekniğini bilerek yapmanın daha kolay olacağını ve beni daha rahatlatacağını düşündüğüm için şan eğitimi almayı düşünüyordum. Ama kısmet Akademi Türkiye’ye katılmak oldu.
Şu an bir konservatuara girmeyi düşünüyor musun
Şu anda öyle bir şey yapmayı düşünmüyorum çünkü üniversite okumak istiyorum özellikle de okumak istediğim tek bir bölüm var o da Radyo ve TV ve Sinema çünkü TV ve sinemayı çok seviyorum. Özellikle konservatuar okuyayım diye bir hırsım yok. Müzik zaten duyguyla ilgili bir alan. Onu konservatuara giderek kazanamazsınız.
Hani ben zaten bu işi yapıyorum üzerine bir de eğitimini de alayım mı diye aklından geçti mi? Bunu merak etmiştim?
Eğitim elbette şart. Her konuda alınması gerekiyor ama şu anda konservatuara gitmek gibi bir çabam yok. Üniversite okuyacaksam da Radyo TV okumak istiyorum.
Kendin mi beste yapıyorsun?
Beste ve söz çalışmalarım olmuştu. Ama hiç profesyonel anlamda yaşamadım. Akademi Türkiye benim hayatımda birdenbire her şeyi değiştirdi ve yoğunluk kazandı.
Birinci albümümde kendi bestelerim ve sözlerime yer veremedim. İkinci kasetimde inşallah söz ve bestelerim olacak.
Peki senin müzik çizgin nedir? Cem Karaca, Barış Manço… izinden mi gidiyorsun. Ayrıca pop değil de rock yapmayı tercih ettin?
İnsanlar bana Cem Karaca, Barış Manço imajı oturtmuş durumda. Cem Karaca’yı çok seviyorum. O’nun parçalarıyla büyüdüm. Bana diyorlarki Cem Karaca’nın veli ahtı olacaksın. Böyle bir şey yok. Olmayacağım yani bu büyük bir birikimden sonra olur. O’nun veli ahtı olmak zor bir şey. Ama ben çok gururluyum bu konuda… Barış, Cem Karaca’nın parçalarını çok güzel yorumluyor. Demeleri benim için daha iyi. Ama onun veli ahtı olmak gibi bir iddiam yok. Çünkü onlar gibi olmak çok büyük bir şey. Biz de belli bir zaman sonra birikim ala ala bir yerlere geleceğiz. Ama ben Barış Akarsu olarak var olmak istiyorum.
Çünkü Cem Karaca yaşadı belli şeyleri oturttu. O bir idoldü. Neden Barış Akarsu diye biri de olmasın.
O halde nasıl bir çizgide ilerlemek istiyorsun
Barış Akarsu çizgisinde
Nedir o çizgi?
Bu klasik rock. Yani Anadolu rock pop rock diye bölmek gerekmiyor. Beste ve sözler bana ait olacak.
Bunları yaparken bir duruşun olacak mı politik olmak gibi?
Rock müzik bir isyan müziğidir bir yaşam tarzıdır. Belli bir sisteme karşıdır. Mesela arabesk de aynıdır. Türkü de aynı şeydir o yöredeki havayı alırsın. Rock müziği dinlerken de müziğin içinde anlatılan duyguyu yaşamalısın. Güçlü bir müzik ama oturmuş şarkılar sözler yazılmalı.
Sence seni kimler sevip dinliyor?
Beni seviyorlar aslında seven de var sevmeyen de. Yarışmadan çıktığım için rock camiasının bana karşı olumsuz bir tavrı var. Ama şunu bilmiyorlar ki yarışmada rocker biri rock müzikle birinci oldu. İnsanlara ne kadar iyi güzel ve farklı olduğunu gösterdik.
Rock müzik yaparak çıkmak daha mı zor? Bu piyasada sen pop müzik söyleseydin daha mı çok para kazanırdın yolun daha mı çok açık olurdu?
Pop müzik nedir bir şey yapar çıkarsın sözler havadadır eğlenirsin ama bir kalıcılık yoktur?
Sen biraz zor bir yol mu tercih ettin?
Rock yapmak gerçekten zor Türkiye’de. Para kazanmak isteyenlerin hiçbiri rock müzik yapmaz. Pop yapayım, fantezi yapayım der. Bütün rockçılar hep kendi çabalarıyla yapmıştır bazı şeyleri. Benim altyapım var. Benim için Akademi Türkiye sadece bir şanstı.
Seni neden sevdiler?
Çünkü ben, bendim. Doğallığımla, yüreğimle ordaydım. Bana, benim yüreğimin çok temiz olduğunu söylediler. Ama ben, neden sevdiklerinin farkında değildim. İnsanlar benim yüreğimi sevdi. Yaptığım müziği sevdi, geceleri oturup gitar çalmamı, uyumumu sevdi.
Sahnede kendini nasıl hissediyorsun? Başka sanatçıların şarkılarını söylüyorsun. En çok kimlerden söylemeyi tercih ediyorsun? Neye göre yapıyorsun bu seçimini?
Aslında kendi müziğimi söylemek istiyorum. Ama tabi şu var bu zamanla oluşacak bir şey. Söylemiş olduğum repertuar (Bu repertuarda Cem Karaca, Atena, Bülent Ortaçgil, Barış Manço… var) çok güzel çok zevk alıyorum…
Sahnedeyken amacın insanlar hiç durmadan dans etsinler mi oluyor?
İnsanlar beni dinlerken güçlü olduklarını hissetsinler. Mutlu olsunlar kesinlikle düşmesinler, sahnede çok hareketli bir insanım. Karşımdaki insanın eğlenmesini isterim mutlu etmek istiyorum onları. Mutlu ettikçe daha çok mutlu oluyorum. Beni dinlemeye gelen insanın sıkılması mümkün değil.
Kendini yıllar sonra nasıl bir yerde görmek istersin?
Barış çok güzel şeyler yaptı demelerini isterim. Barış’ın müziği çok iyi demelerini isterim.
Çok iyideki kriterin nedir?
Güzele ulaşmak için illa bir kriter belirlemek gerekmiyor. Güzeli zaten yapmak istiyorsan oluşur. İlla buraya geleceğim diye bir şey yok bir bakmışsın ki oraya gelmişsidir. Önemli olan gönlünü verip yüreğini koymak.
Gelecekteki planların, hedeflerin neler?
Gelecekteki planlarım Türkiye’nin her yerinde konser vermek. Hatta açılıp Avrupa’da vermek. İngilizce şarkı yapmak istiyorum. İngilizce evrensel bir dil. Benim dinlediğim rock müziğin kökeni İngiltere’den geliyor.
Türkiye’den kimleri dinlersin?
Türkiye’den Bulutsuzluk Özlemi, Ogün Sanlısoy, Demir Demirkan dinlerim. Eski grupların 80’li yılların gruplarını dinlerim. Rock, Hard Rock, Heavy Metal dinlerim.
Bir de sürmene taktılar sanki…
Sürmeyi seviyorum yakıştırıyorum kendime daha öncede animatörlük yapıyordum. Animasyon yaparken ister istemez makyaj yapıyorduk. Hep bunlar kalıyordu gözümde. Dedim ki madem çıkmıyor kalsın o zaman gözlerimde. Aynaya baktığım zaman artık özdeşleştim onunla. Ondan sonra sürekli sürme çekmeye başladım.
Cem Karaca sana şapkasını vermiş?
Cem Karaca Amasra’ya gelmiş. Orda tanışamadık ben orda değildim. Tanışma fırsatımız olmadı ama Cem Karaca’nın eşi İlkim Karaca, o yarışmada beni izlemiş ve beni o kadar çok sevmiş ki Cem Karaca gibi okuyan, o duyguları veren biri olara görmüş beni. Şapka hediye etti bana. Bu şapkadan üç kişide var şu anda biri Erkin Koray’da, biri Kıraç’ta biri de bende. Çok mutluyum..
-Alıntıdır-